Yargıtay, kiracıların ağır kira artış talepleri karşısında korunması adına, kira artışlarının 12 aylık TÜFE ortalamasına göre yapılmasına karar verdi. Karar, yüzde 25’lik zam sınırının kaldırılmasının ardından birçok kiracının yaşadığı zorlukları dikkate alarak alındı.
ÖNEMLİ YARGI KARARI
Paranın enflasyon nedeniyle değer kaybetmesi göz önünde bulundurularak, Yargıtay, kira uyarlama taleplerinin özel hükümlere tabi tutulması gerektiğine karar verdi. Bu karar, kira anlaşmazlıklarıyla ilgili davalarda yerel mahkemelerin verdiği kararlara son sözü söyleme yetkisini Yargıtay’a veriyor.
Yargıtay 3. Hukuk Dairesi, kira artış oranı konusunda taraflar arasında bir anlaşma olup olmadığına bakmaksızın, beş yıldan uzun süreli veya beş yıl sonunda yenilenen kira sözleşmelerinde, yeni yıl için uygulanacak kira bedelinin, hakim tarafından TÜFE’nin ortalama değişim oranı, konutun durumu ve benzer kira bedelleri dikkate alınarak adil bir şekilde belirlenmesine hükmetti.
344. MADDE BAZ ALINMALI
Yargıtay, kira sözleşmelerinde sürenin uzunluğu veya kısalığına bakılmaksızın, kira bedelinin belirlenmesi konusunda yeni bir yorum getirdi. Artık, kira süresi ne olursa olsun, ekonomik değişiklikler ve piyasa koşullarındaki dalgalanmalar göz önünde bulundurularak, Türk Borçlar Kanunu’nun 344. maddesi uyarınca, tüketici fiyat endeksinin 12 aylık ortalamasını aşmayacak şekilde kira bedelinin ayarlanması gerektiğine hükmetti.
Karar, kira sözleşmelerindeki belirsizlikleri gidermeyi ve hem ev sahipleri hem de kiracılar için daha adil bir düzenleme sağlamayı amaçlıyor. Yargıtay, ayrıca, enflasyonun etkilerini ve paranın alım gücündeki değişiklikleri de dikkate alarak, kira bedellerinin uygun şekilde ayarlanmasının önemini vurguladı. Bu bağlamda, Türk Borçlar Kanunu’nun ‘aşırı ifa güçlüğü’ hükmünün kira bedelinin belirlenmesinde kullanılamayacağına karar verildi.